PEROKSİZOM

 

Peroksizom

1954'te İsveçli doktora öğrencisi J. Rhodin tarafından tanımlanmıştır

Hemen hemen tüm ökaryot hücrelerde bulunan tek zarlı bir organeldir. Maya ve memeli hücrelerinde bulunur.

İçi, lümen adı verilen protein matriksi ile doludur ve ilk fark edildiğinde bilim adamlarını şaşkına çeviren kesecikler bulundurur.

Hayvansal organizmalarda özellikle karaciğer, kalp, kas ve böbrek hücrelerinde peroksizom organeli daha fazla bulunur. Bitkilerde ise tohumlar ve yapraklar, peroksizom organeli bakımından daha zengindir. 






Floresan mikroskopuyla bile görülemeyecek kadar küçüktür.Fakat su teresi olan“ Arabidopsis” çok büyük peroksizomlara sahiptir bu yüzden peroksizomlar çok daha kolay gözlemlenir.







Peroksizomun görevleri nelerdir?

Hem oksijeni kullanır hem de oluşturur.


   H+ iyonlarını O2 ile tepkimeye sokarak H2O2 ( hidojen peroksit) oluşturur. Bu sayede sitoplazma Ph ı düzenlenir. H2O2 oluşumunda etkili olan H+                                                                                 iyonu ise hücredeki metabolik faaliyetler sonucu oluşur.

Katalaz enzimi taşır bu sayede çok zehirli olan hidrojen peroksiti su ve oksijene parçalayarak O2 oluşturur. Böylece hücresel yapılar ve moleküller H2O2 nin zararlı etkisinden korunmuş olur.

Oksijen üretir fakat ATP üretemez.

Oksijen içeren tepkisel molekülleri ortadan kaldırır ve yağların bozunmasına yardımcı olur.


'Peroksizom hakkında 1960'larda yayınlanan çok eski literatürü tekrar ziyaret ettim ve o zamanlarda da benzer şeyler gözlemlediklerini ancak bunu anlamadıklarını gördüm.'

                                                                                                                   - Jacinta Bowler

https://popsci.com.tr/bilim-insanlari-bitki-hucrelerinde-gizlenmis-beklenmedik-bir-yapi-kesfetti/


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

CRISPR CAS9 SİSTEMİ

Resim
  CRISPR-Cas9 Açılımı: Clustered Regularly İnterspaced Palindromic Repeats DNA zincirlerini kesmeye ve yeniden birleştirmeye yarayan bir yöntemdir. Genom düzenleme aracıdır. CRISPR: Canlının DNA dizisi üzerinde CRISPR kokusunu tanımlayan gen dizileridir.  Bu gen dizileri CAS genleri, onu takip eden lider dizi ve sonrasında gelen tekrar ve aralık dizileridir. Bu tekrarlar arasındaki Aralık dizileri birbirinden farklıdır.  Cas: Bu bağışıklık sisteminde görev alan proteinlerin genel adıdır. Araştırmalar sonucu keşfedilen; CRISPR kümelerinde bulunan aralık genlerinin, o canlıyı enfekte eden bazı virüsler ile aynı dizilime sahip olduğuydu. Bir virüs DNA' sı ile aynı dizileme sahip aralık genine sahip olmak, o virüse karşı direnç oluşturur.  CRISPR sistemi: Nukleik asit temelli bağışıklık metabolizmasıdır.  CRISPR-Cas9: İstenilen DNA bölgesinden kesim yapabilmeyi sağlıyor.  CRISPR-Cas9 sistemi DNA da mutasyon yaratan iki önemli molekülden oluşur: - Cas9 enzimi: G...
Devamı

WERNER SENDROMU

Resim
  WERNER SENDROMU  NEDİR ?       Werner  Sendromu kişide yaşlanmanın normal insanlara göre daha  erken başlaması ve gelişmesi durumu olan nadir bir rahatsızlıktır. Hastalığın teşhisi genelde otuzlu kırklı yaşlarda gerçekleşse dahi ergenlik ya da erken erişkinlik dönemlerinde de başlayabildiğine dair bulgular mevcut.    Werner sendromu  otozomal  çekinik bir  rahatsızlıktır. WRN  genindeki mutasyonlar  Werner  Sendromuna sebep olur. Hastalıkla alakalı 80’den  fazla  mutasyon  daha tespit edilmiştir. WRN geni bir DNA “ helikaz ” proteinini kodlar. Bu protein hücre bölünmesi sırasında DNA onarımı ve kromozomların doğru ayrılması gibi önemli ve belirli görevleri vardır. WRN genindeki mutasyonların, bu faaliyetler sırasında DNA’nın sarmal yapısının çözülmesine teşvik ettiği düşünülmektedir. Bu mutasyonlar genellikle anormal derecede kısa, fonksiyonel olmayan bir  Werner  proteininin üreti...
Devamı

DİNOZORLAR VE TAVUKLAR

Resim
 DİNOZORLARIN TORUNLARI TAVUKLAR Hepimiz küçükken dinozorlar yaşasaydı nasıl olurdu acaba diye düşünmüşüzdür. Herhalde ortak nokta olarak hepsinin bizi yeme ihtimali aklımızda bulunmuştur. Peki ya bizim aslında onları yediğimizi düşünürsek, imkansız geliyor değil mi? Evet kısmen imkansız gibi görünse de onların torunları olan tavukları yiyoruz. Peki koskoca dinozor nasıl ufak bir tavukla akraba olur? İnceleyelim... Dünyaya bir asteroit çarpması ile dinozor neslinin yeryüzünden silindiği fakat bir grup dinozorun hayatta kalmayı başardığı ve günümüzdeki kuşların bu hayatta kalan dinozor grubunun soyundan geldiği iddia ediliyor. T-rex fosilinden izole edilen bir proteinin, mastodonun aynı proteini ile karşılaştırılmış ve dinozorların günümüzdeki kuşlarla evrimsel akrabalığı olduğu kanıtlanmış. T-rex in en yakın akrabası tavuklardır, kuş sınıflarından sonra en yakın akrabası timsahlardır. ARKEOPTERİKSLER Arkeopteriks olarak bilinen erken kuş türü ilk olarak 19. yüzyılda keşfe...
Devamı